Forex’in Tarihçesi – 4. Bölüm
Yazı dizimizin ilk bölümünde paranın
oluşumu, merkez bankalarının çıkışı ve kağıt paraların çıkışını; ikinci
bölümünde aslında hiçbir yerde bahsi geçmeyen ancak forexin atası olan
“The Margin Loan” tipi krediden ve bunun Büyük Buhran denilen 1929
krizinin çıkmasına sebep olmasından üçüncü bölümünde ise, Bretton Woods
anlaşması ve bunun açıklamasından bahsetmiştik.
Bunların yanında bir de Smithsonian
Anlaşması’ndan bahsedilip durulur. Bunda da Werner Planı’nı
hazırlayarak, Avrupa’daki para birimlerinin kendi arasındaki
dalgalanmalarını istikrara kavuşturmayı amaçladılar ve buna da “Snake In
The Tunnel” yani tüneldeki yılan adını verdiler. Bu ismin verilme
sebebi döviz kurlarındaki hareketi küçültmeyi yılan, tünel adını
verdikleri Amerikan Dolar’ına karşı nispeten güçlü kalmayı
amaçladıklarıydı. Bu aslında Dolara karşı ayakta kalma planıydı. Yılan
aralığını ± %2,25, tünel aralığının ise ± %4,50 olması konusunda karara
vardılar.
1971 de G10 (Groups of Ten) ülkeleri
olan ABD, Kanada, İngiltere, İsviçre, Almanya, Fransa, İtalya, Hollanda,
Belçika ve İsveç, Washington Smithsonian Enstitüsünde, Smithsonian
Antlaşmasını oluşturarak, Amerikan dolarının değerini diğer ülkelerin
paralarına göre %8 düşürdüler fakat bu devalüasyon (bir para biriminin
diğer yabancı paralar karşısında değer kaybetmesi) yetersiz kaldı ve bir
buçuk yıl sonra, tekrar %10 oranında bir devalüasyon yapıldı.
Fakat spekülasyonların (değer
farklarından para kazanmaların) aşırı fazla olması sebebiyle 1-18 Mart
1973 Tarihinde döviz piyasaları kapatıldı.
Aslında bu kapatılış forex
piyasası için bir dönüm noktası sayılabilir çünkü 19 Mart 1973′ten
itibaren, G10′daki ülkelerin para birimleri (Amerikan Doları Hariç) ve
Japon Yeni, Amerikan Doları’na karşı serbest dalgalanmaya bırakıldı ve
bu düzenleme geçici olarak düşünülse de, esnek kur sistemi başladı.
Avrupa Şurası, Aralık 1978′de Avrupa
Para Birliği’nin kurulmasını kabul ederek, 1979 Yılı Mart ayından
itibaren geçerli olmak üzere ECU (European Currency Unit) yani Avrupa
Para Birimi’ni oluşturdular ve 1 Ocak 1999′da da, ECU’nun yerini Euro
aldı.
1973 ve 1998 yılları arasında Döviz
Ticaret piyasası kapalı bir piyasa olarak çalışıyordu çünkü büyük
bankalar, finansal kurumlar, çok milliyetli organizasyonlar ve büyük
kurumlar, risklerini garanti altına almak için işlemler yapıyorlardı.
Fakat genellikle belirtilmeyen taraf ise, çok zengin insanların, kur
farklarından para kazanmak amaçlı yani spekülatif olarak işlem
yaptığıdır. Bu genellikle bir şirket üzerinden rahatça
yapılabilmekteydi.
1998′de Döviz Ticareti Piyasası
(Foreing Exchane), 1998 de küçük yatırımcı(!)’lara da açıldı ve günlük
işlem hacmi 100 katından fazla arttı. Bu küçük yatırımcılar
için aslında bir dezavantajdır çünkü büyük piyasa her zaman için risk
oranı yüksek, kavranabilmesi zor piyasalardır. Bu yüzden sitemizde sizlere vadeyi uzatarak, kar oranı düşse dahi daha kolay biçimde para kazanmaya yönelik eğitim yazıları sunacağız…